Atriyal septal defekt (ASD) kalbin kulakcık denilen odacıkları arasındaki duvarda doğuştan delik olmasıdır. Genellikle rutin kontroller sırasında tesadüfen tespit edilir. Hasta için bu durum sürpriz olduğundan bu deliğin nasıl kapatılacağı da önemli bir sorundur. Deliğin büyüklüğüne ve yerine göre nasıl kapatılacağına karar verilir. Interventional yani girişimsel yöntemler ile bazı hastalarda bu kalp içi delikleri kapatılabilir. Ancak bu durumda deliğin büyük olmaması, aort damarına yakın olmaması ve hastada da Nikel allerjisi olmaması gerekmektedir. Yani her delik kasıktan girilerek, anjiyo yöntemi ile kapatılamaz. Bu nedenle cerrahi yönteme ihtiyaç duyulur. Cerrahi yöntem de ise artık Minimal invasiv tedavi yerleşmeye başlamıştır. Yani sağ göğüs altından (hastaların tabiri ile koltuk altından) 3-4 cm lik kesiler ile uygulanan bu ameliyattan sonra, özellikle bayanlarda iz kalmaz.

Minimal invaziv kalp cerrahisi dediğimiz küçük kesi ile veya Koltuk Altından Kalp Ameliyatı yöntemi ile yapılan kalp ameliyatları 1995‘den sonra yaygınlaşmaya başlamıştır. Geleneksel olarak göğüs ortasından açılarak yapılan kalp ameliyatlarına göre daha az kanama, daha az kan nakli ihtiyacı, daha az enfeksiyon, daha az ağrı, daha az ağrı kesici kullanımı, daha az hastanede yatış, daha iyi kozmetik görünüm söz konusudur. Ancak hastayı kalp-akciğer makinesine bağlayabilmek için kasıktan yapılan damar içine girilme işlemine bağlı atar damarda yırtılma, toplardamarda pıhtılaşma gibi damar komplikasyonları da bildirilmiştir.

Minimal invaziv yöntemle ASD kapatılması mini-torakotomiyle (yani koltuk altı), sağ meme altından bir kesiyle, yapılabileceği gibi robot aracılığıyla da yapılabilir. Her iki yöntemde de yaklaşık 2 cm’lik bir kesiden kasık atardamar ve toplardamarına girilerek kalp-akciğer makinesine bağlanır ve kalp durdurulur. Minitorakotomide sağ meme altından (koltuk altından) yaklaşık 4-5 cm’lik bir kesi yapılırken, kemik kesilmez, sadece kaburgalar aralanır ve kalbin sağ kulakçığına ulaşılır. Deliğin büyüklüğüne göre ASD ya direkt dikişle dikilerek ya da kalp zarından hazırlanan yama ile kapatılır. Ameliyat süresi oldukça kısadır. Hastalar kısa sürede toparlar ve taburcu olurlar.

Sıkça Sorulan Sorular

oltuk altından veya minimal invaziv tekniklerle yapılan kalp ameliyatları diğer yöntemler kadar güvenilir olduğu gibi onlardan daha az risklidir. Özellikle de tecrübeli ellerde, uzun süre minimal invaziv cerrahi yapmış ve bu konuda bilimsel çalışmaları olmuş, bunların sunumlarını yurt içinde ve yurt dışında yapmış, hastalarını beyan etmiş olan cerrahlar olursa diğer açılışa göre çok daha güvenilirdir. Bir diğer özelliği bu ameliyatta hiçbir kaburga ve hiçbir kas kesilmediği için diğer yöntemden daha az risk taşımasıdır. Önden, iman tahtası kesilerek yapılan kalp kapağı ameliyatlarında büyük bir kesi olmakla birlikte ameliyatın enfeksiyon riski ve göğsünün uzun süre koruma durumu artar. Hasta taburcu olduktan sonra dahi göğsünü darbelerden korumak zorundadır. Ancak koltuk altından yapılan 4-5 santimlik minimal invaziv cerrahi teknikle hasta kendi ameliyat yerini dahi göremez.

Koltuk altından kalp ameliyatları, minimal invaziv cerrahi olarak adlandırılan küçük kesilerle gerçekleştirilir. Bu küçük kesilerin yeri hastalığa göre değişebilmektedir. Örneğin, kalp kapakları için sağ koltuk altından mimimal kesilerle kalp ameliyatı yapılırken, koroner bypass ameliyatlarında, damar sayısına göre tek damarsa meme altından küçük 7-8 santimlik kesilerle bypass ameliyatı yapılır. Bazen iki damar olduğunda da sağın tersi sol taraftan yine koltuk altından iki damar bypass ameliyatı yapılabilir. Koltuk altından yapılan kalp ameliyatlarında hiçbir kemik ve kas kesilmez. Kaburgalar arasından kalbe ulaşılır ve gerekli müdahale yapılarak ameliyat sonlandırılır.

Koltuk altından kalp ameliyatı genellikle genç ve yaşlı hastalar için uygulanabilmektedir. Ancak ileri derece akciğer hastalığı olan kişilerde koltuk altı kalp ameliyatı yapılamayabilir. Bunun yanında üçlü koroner bypass, üç ve üzeri damarların değişimi söz konusu olduğunda ve koroner bypass ameliyatıyla birlikte kalp kapak ameliyatının yapılması gereken durumlarda koltuk altından kalp ameliyatı uygulanamayabilir.